AKLAMA SUÇUNDA YENİ DÖNEM

Hükümet “Aklama Suçu İncelemesi Yönetmeliği’ İle “Suç Gelirlerinin Aklanmasının Ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik”te onlarca fıkradan oluşan önemli değişiklikler yaptı. Her iki yönetmeliğe de MASAK Başkanı’na süper yetki anlamına gelecek ek maddeler konuldu.

AKLAMA SUÇUNDA YENİ DÖNEM

Kara para ile mücadelede yetersizliği nedeniyle uluslar arası platformlarda da zor günler yaşayan Türkiye, tümü de 2007 yılında çıkarılan ancak, son olarak 2010 yılında değiştirdiği bu alanla ilgili temel yönetmeliklerde yine tartışmalı değişikliklere imza attı. Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan değişiklikler Bakanlar Kurulu Kararı olarak dünkü resmi gazetede yayımlandı. Buna göre; ‘Aklama Suçu İncelemesi Hakkında Yönetmelik’ ile ‘Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik’ kapsamlı değişikliklere tabi tutuldu.

MASAK BAŞKANI NE İSTERSE O

Aklama Suçu İncelemesi Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikler ile MASAK Başkanı’nın mevcut yetkileri pekiştirilerek genişletildi. Buna göre; İnceleme sırasında terörün finansmanına ilişkin ciddi şüphe ve emarelere rastlanılması halinde “incelemenin tamamlanması beklenilmeksizin” durum derhal Başkanlığa bildirilecek. Başkan, ayrıca kişi veya konu yönünden bağlantılı olduğu sonradan anlaşılan incelemelerin birleştirilmesine karar verme yetkisine de sahip olacak.

Halen denetim elemanları raporlarını altı ay içinde tamamlamak zorundaydı ve devir halinde bu süre ilk denetim elemanın göreve başladığı tarihten başlanarak hesaplanırken, artık bu süre gelinen aşama dikkate alınarak Başkan tarafından bir kritere bağlı olmaksızın serbestçe tayin edilebilecek. Aklama suçu yönetmeliğine başkanın yetkilerini artıran çok sayıda madde-fıkra da eklendi. Yönetmeliğe eklenen bir maddeyle ayrıca Başkan, incelemeler sonuçlandırılamadığı durumda denetçilere ek süre verebileceği gibi, mevcut denetim elemanının değiştirilmesini de sağlayıp, onun çalışacağı süreyi de yine kendisi tayin edecek.

SAVCIYA BY-PASS GİBİ

Kara para ve Aklama suçlarındaki incelemelerde denetçilerin artık savcıya yalnızca üç ayda bir bilgi vermesi yeterli olacak. Aynı bilgi örneği eş zamanlı olarak Başkan’a da gidecek, yani Başkan savcıyı da bu yolla gözetleyebilecek.

Ayrıca, mevcut yönetmelikte ‘Bakanlık incelemelerin savcı koordinasyonunda yürütülmesi gerektiği yönündeki kanaatini ilgili savcılığa iletebilir” düzenlemesi vardı. Yeni yönetmelikte buna ek olarak “Cumhuriyet savcısının da uygun görmesi halinde inceleme savcılık koordinasyonunda yürütülür” ibaresi eklendi. Her iki yönetmelikteki en önemli değişikliklerden biri MASAK Başkanı’na aklama suçlarının incelenme ve araştırılması çalışmalarını, asıl denetim elemanları yerine, geçici olarak görevlendirilen denetim elemanları aracılığıyla yapma yetkisi verilmesi oldu. Bunun için her iki yönetmeliğe de ek maddeler eklendi.

Buna göre, başkanlık aklama suçunun araştırılması ve soruşturulması görevlerini kendi emrinde geçici süreyle görevlendirilen başka ifadeyle özel-seçme denetçiler aracılığıyla yürütebilecek. Bu geçici denetim elemanları, bağlı olduğu kurumun değil MASAK başkanı veya görev vereceği yardımcısının gözetimi ve talimatları doğrultusunda çalışacak. Başkanlık, aynı aklanma suçunun araştırılması için birden fazla görevlendirme de yapabileceği gibi, verilen görevin hangi sürede sonuçlan-dırılacağına da yine tek başına ve keyfi olarak MASAK başkanı kararı verecek.

Bitmedi; denetim elemanları tarafından düzenlenen Başkanlıkça ‘hatalı ve kesik’ denilerek geri çevrilebileceği gibi ondan sonraki süreçte de Başkan tek seçici olacak. Denetim elemanı raporunun iade gerekçelerine katılmadığında, buna karar verecek komisyon üyeleri de Başkan tarafından belirleneceği gibi geçici denetçilerin iade edilen raporları için oluşturulacak komisyonda da yine Başkan’ın seçtiği iki geçici denetçi görev yapabilecek. Özetle, başkanın istemeyip iade ettiği raporu, komisyondan geçirmek, dolayısıyla ona bağlı işlem yapılması neredeyse imkânsız hale gelecek.

KANUN DEĞİL KHK’LER

Yönetmelikte başkanın yetkileri artırılırken, bu suçların soruşturulmasıyla yetkili görevli savcıların çalışmalarının nasıl izlenip takip edileceği de yeniden düzenlendi. Mevcut yönetmeliğe göre soruşturma ve davaların takibinde 1943 tarihli 4353 sayılı kanun esas alınırken, artık raporların ve el koyma taleplerinin savcılıklar nezdinde izlenmesi ve açılan davaların takibiyle ilgili usuli işlemler konusunda 1983 tarihli 178 sayılı KHK ile 2011 tarihli 659 sayılı KHK esas alınacak.

MALİYE BAKANLIĞI

Aklama suçu yönetmeliklerinde Maliye Bakanlığı’nın konumuyla ilgili de birçok düzenleme yer aldı. Buna göre, artık yalnız aklama suçunun işlendiğine dair ciddi şüphe ve olguları içeren raporların değil, ‘el koyma tedbirlerinin’ bir örneğinin de maliye bakanlığına gönderilmesi zorunlu hale geldi. Ayrıca Şüpheli işlem bildirimine ilişkin mevcut 28.maddesi, Maliye Bakanlığına ‘bildirimlerin elektronik ortamda gönderilmesine’ ilişkin rehber hazırlama yetkisi verirken, bu yetki her türlü bildirimlere yönelik rehber hazırlama yetkisi verecek yönde genişletildi. Bu arada, dün ayrıca ‘Mali Suçlarla Koordinasyon Kurulu’nun Çalışma Usül ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te de kurulun oluşumuyla ilgili tek maddelik bir güncelleme yapıldı.Hükümet “Aklama Suçu İncelemesi Yönetmeliği’ İle “Suç Gelirlerinin Aklanmasının Ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik”te onlarca fıkradan oluşan önemli değişiklikler yaptı. Her iki yönetmeliğe de MASAK Başkanı’na süper yetki anlamına gelecek ek maddeler konuldu.

AKLAMA SUÇUNDA YENİ DÖNEM

Kara para ile mücadelede yetersizliği nedeniyle uluslar arası platformlarda da zor günler yaşayan Türkiye, tümü de 2007 yılında çıkarılan ancak, son olarak 2010 yılında değiştirdiği bu alanla ilgili temel yönetmeliklerde yine tartışmalı değişikliklere imza attı. Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan değişiklikler Bakanlar Kurulu Kararı olarak dünkü resmi gazetede yayımlandı. Buna göre; ‘Aklama Suçu İncelemesi Hakkında Yönetmelik’ ile ‘Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik’ kapsamlı değişikliklere tabi tutuldu.

MASAK BAŞKANI NE İSTERSE O

Aklama Suçu İncelemesi Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikler ile MASAK Başkanı’nın mevcut yetkileri pekiştirilerek genişletildi. Buna göre; İnceleme sırasında terörün finansmanına ilişkin ciddi şüphe ve emarelere rastlanılması halinde “incelemenin tamamlanması beklenilmeksizin” durum derhal Başkanlığa bildirilecek. Başkan, ayrıca kişi veya konu yönünden bağlantılı olduğu sonradan anlaşılan incelemelerin birleştirilmesine karar verme yetkisine de sahip olacak.

Halen denetim elemanları raporlarını altı ay içinde tamamlamak zorundaydı ve devir halinde bu süre ilk denetim elemanın göreve başladığı tarihten başlanarak hesaplanırken, artık bu süre gelinen aşama dikkate alınarak Başkan tarafından bir kritere bağlı olmaksızın serbestçe tayin edilebilecek. Aklama suçu yönetmeliğine başkanın yetkilerini artıran çok sayıda madde-fıkra da eklendi. Yönetmeliğe eklenen bir maddeyle ayrıca Başkan, incelemeler sonuçlandırılamadığı durumda denetçilere ek süre verebileceği gibi, mevcut denetim elemanının değiştirilmesini de sağlayıp, onun çalışacağı süreyi de yine kendisi tayin edecek.

SAVCIYA BY-PASS GİBİ

Kara para ve Aklama suçlarındaki incelemelerde denetçilerin artık savcıya yalnızca üç ayda bir bilgi vermesi yeterli olacak. Aynı bilgi örneği eş zamanlı olarak Başkan’a da gidecek, yani Başkan savcıyı da bu yolla gözetleyebilecek.

Ayrıca, mevcut yönetmelikte ‘Bakanlık incelemelerin savcı koordinasyonunda yürütülmesi gerektiği yönündeki kanaatini ilgili savcılığa iletebilir” düzenlemesi vardı. Yeni yönetmelikte buna ek olarak “Cumhuriyet savcısının da uygun görmesi halinde inceleme savcılık koordinasyonunda yürütülür” ibaresi eklendi. Her iki yönetmelikteki en önemli değişikliklerden biri MASAK Başkanı’na aklama suçlarının incelenme ve araştırılması çalışmalarını, asıl denetim elemanları yerine, geçici olarak görevlendirilen denetim elemanları aracılığıyla yapma yetkisi verilmesi oldu. Bunun için her iki yönetmeliğe de ek maddeler eklendi.

Buna göre, başkanlık aklama suçunun araştırılması ve soruşturulması görevlerini kendi emrinde geçici süreyle görevlendirilen başka ifadeyle özel-seçme denetçiler aracılığıyla yürütebilecek. Bu geçici denetim elemanları, bağlı olduğu kurumun değil MASAK başkanı veya görev vereceği yardımcısının gözetimi ve talimatları doğrultusunda çalışacak. Başkanlık, aynı aklanma suçunun araştırılması için birden fazla görevlendirme de yapabileceği gibi, verilen görevin hangi sürede sonuçlan-dırılacağına da yine tek başına ve keyfi olarak MASAK başkanı kararı verecek.

Bitmedi; denetim elemanları tarafından düzenlenen Başkanlıkça ‘hatalı ve kesik’ denilerek geri çevrilebileceği gibi ondan sonraki süreçte de Başkan tek seçici olacak. Denetim elemanı raporunun iade gerekçelerine katılmadığında, buna karar verecek komisyon üyeleri de Başkan tarafından belirleneceği gibi geçici denetçilerin iade edilen raporları için oluşturulacak komisyonda da yine Başkan’ın seçtiği iki geçici denetçi görev yapabilecek. Özetle, başkanın istemeyip iade ettiği raporu, komisyondan geçirmek, dolayısıyla ona bağlı işlem yapılması neredeyse imkânsız hale gelecek.

KANUN DEĞİL KHK’LER

Yönetmelikte başkanın yetkileri artırılırken, bu suçların soruşturulmasıyla yetkili görevli savcıların çalışmalarının nasıl izlenip takip edileceği de yeniden düzenlendi. Mevcut yönetmeliğe göre soruşturma ve davaların takibinde 1943 tarihli 4353 sayılı kanun esas alınırken, artık raporların ve el koyma taleplerinin savcılıklar nezdinde izlenmesi ve açılan davaların takibiyle ilgili usuli işlemler konusunda 1983 tarihli 178 sayılı KHK ile 2011 tarihli 659 sayılı KHK esas alınacak.

MALİYE BAKANLIĞI

Aklama suçu yönetmeliklerinde Maliye Bakanlığı’nın konumuyla ilgili de birçok düzenleme yer aldı. Buna göre, artık yalnız aklama suçunun işlendiğine dair ciddi şüphe ve olguları içeren raporların değil, ‘el koyma tedbirlerinin’ bir örneğinin de maliye bakanlığına gönderilmesi zorunlu hale geldi. Ayrıca Şüpheli işlem bildirimine ilişkin mevcut 28.maddesi, Maliye Bakanlığına ‘bildirimlerin elektronik ortamda gönderilmesine’ ilişkin rehber hazırlama yetkisi verirken, bu yetki her türlü bildirimlere yönelik rehber hazırlama yetkisi verecek yönde genişletildi. Bu arada, dün ayrıca ‘Mali Suçlarla Koordinasyon Kurulu’nun Çalışma Usül ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te de kurulun oluşumuyla ilgili tek maddelik bir güncelleme yapıldı.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.